Kasten Yaralama Savunma Dilekçesi

ŞANLIURFA 1.ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE

DOSYA NO : 2023/.....E

SANIK : Adı Soyadı – T.C. Kimlik numarası - Adres
MÜDAFİİ : Av. Abdülkadir Lale

KATILAN : Adı Soyadı – T.C. Kimlik numarası - Adres

KONU : Savunma Dilekçemizdir.

AÇIKLAMALAR

Katılan 03.12.2021 tarihinde ...... Jandarma Komutanlığına giderek müvekkil sanık ve H.T. isimli şahışlar ile aralarındaki husumet nedeniyle eline demir boru ile vurulmak suretiyle yaralandığını olayın 20 - 21 Kasım 2021 tarihlerinde meydana geldiğini ancak olaydan 13 - 14 gün sonra şikayete geldiğini belirttiği şahıslardan şikayetçi olduğunu beyan etmiştir.

1-YETERLİ HER TÜRLÜ ŞÜPHEDEN UZAK VE KESİN İNANDIRICI DELİLLER ELDE EDİLMEDEN MÜVEKKİL HAKKINDA CEZALANDIRILMASI TALEBİ HUKUKA AYKIRIDIR. ŞÖYLE Kİ;

Müvekkil sanık ile katılan arasında katılanın beyan ettiği gibi kasten yaralama, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçları meydana gelmemiştir. Katılanın iddialarını dosyada destekleyecek ne bir görgü tanığı ne bir kamera kaydı mevcuttur. Bu hal bile müvekkil sanık açısından beraat hükümlerinin uygulanması için yeterli olması gerekirken cezalandırılması hukuka aykırıdır.

Bununla beraber genelde iddia makamlarının göz önüne alıp dosyada yeterli delil olmadığı durumlarda sanıklara KYOK kararı vermemesinin temel sebebi olan ve çoğunluk iddia makamının kullandıkları argüman "müştekinin şüpheliyi tanımadığı, şüpheliye iftira atması gerektirir bir durum bulunmadığı," şeklindeki beyanları ile cezalandırma yoluna gitmektedirler. Bizim somut olayımızda taraflar arasında bir alacak verecek ilişkisi var yani katılanın, müvekkil sanığa bu iftirayı atması için bir sebebi vardır. SOMUT OLAYINIZLA İLGİLİ DETAYLARI YAZMALISINIZ...

2-DOSYADA YETERLİ DELİL OLMAMAKLA BİRLİKTE KATILANIN ÇELİŞKİLİ BEYANLARINDAN DOLAYI MÜVEKKİLE CEZA VERİLMESİ HUKUKA VE HAKKANİYETE AYKIRIDIR. ŞÖYLE Kİ;

6.Ceza Dairesinin 2020/11028 E. , 2021/15015 K. Sayılı kararında "Sanığın suçu işlemiş olabileceğine dair müşteki beyanı haricinde üzerine atılı müsnet suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmayan sanık hakkında şüpheden sanık yararlanır evrensel ilkesi de gözetilmeden mahkumiyetine karar verilmesi, BOZMAYI gerektirmiş,"

Kararda görüleceği üzere daha çelişkili beyanlardan bahsetmeden sadece müşteki beyanı olması halinde bile ceza verilmemesi gerektiği ifade edilmişken bizim somut uyuşmazlığımızda katılan müşteki A.O çelişkili beyanlarda bulunmuştur. Şöyle ki; SOMUT OLAYINIZLA İLGİLİ DETAYLARI YAZMALISINIZ.....

Öte yandan 1982 Anayasası’nın 38/4. maddesinde yer alan “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz” şeklindeki hüküm ile suçsuz sayılma hakkı Anayasal düzeyde teminat altına alınmıştır.

Lekelenmeme hakkı masumiyet karinesinin bir yansıması olup devletin yargı eliyle bireylerin kişisel ve toplumsal anlamda telafisi imkânsız zararlara uğramasını engelleyen bir ilkedir. Suç işlememiş insanları soruşturma veya kovuşturmanın bir süjesi haline getirmek lekelenmeme hakkının ihlali olup görevi kötüye kullanma suçunu oluşturmaktadır.

Yanı sıra şüpheden sanık yararlanır ilkesi uyarınca da müvekkil hakkında KYOK kararı verilmesi gerekmektedir. Yargıtay şüpheden sanık yararlanır ilkesini üç koşulda incelemektedir. Şöyle ki;

İlk olarak ceza davasının konusu olan suçun işlenip işlenmediği konusunda şüphe varsa, şüpheden sanık yararlanır.

İşlendiği tespit edilen suçun sanık tarafından işlenip işlenmediği konusunda şüphe varsa, şüpheden sanık yararlanır.

İşlenen suçun gerçekleştirme biçimi konusunda şüphe varsa, şüpheden sanık yararlanır.

Dosya kapsamına baktığımızda olayın işlenip işlenmediği çelişkili müşteki beyanlarından başka bir emare ile desteklenmemektedir. Suçun müvekkil sanık tarafından işlenip işlenmediği konusunda müvekkilin, katılanı şikayet etmesi ve katılanın ceza alması durumu bile suçun işlenmediği konusunda şüpheye sebebiyet verecektir. Çünkü katılanın, sanığa iftira atması refleks olarak da uygundur. Son olarak da suçun gerçekleştirme biçimi konusunda da zaten hali hazırda müvekkil sanık demir sopa olmadığı için silahla yaralama suçundan beraat etmiştir.

Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğin de dosyada yeterli her tür şüpheden uzak ve kesin inandırıcı deliller olmadan ve salt müşteki beyanı ile sanığa ceza verilmesi hukuka aykırı iken mevcut dosyada salt müşteki beyanları dahi çelişkili olup. Katılanın, müvekkil sanığa iftira atması için yukarıda esasını verdiğimiz dosyadan aldığı ceza yeterlidir. Sayın mahkemenin bir bütün şeklinde bunları değerlendirip sanık müvekkile beraat vermesi hukuki açıdan elzem olmuştur.

SONUÇ VE İSTEM

Yukarıda açıklanan nedenler ve sayın mahkemece re'sen nazara alınacak nedenlerle; müvekkilin iddia edilen suçu işlediğine ilişkin olarak hiçbir somut delil bulunmaması ve bu sebeple müvekkil sanık üzerine atılı suçtan BERAATİNE, mahkeme aksi kanaatteyse lehe olan hükümlerin uygulanmasını vekil olarak talep ederiz. 02.05.2024


Sanık Müdafii
Av. Abdülkadir Lale