Kamulaştırma Bedelinin Mahkemece Tespiti ve İdare Adına Tescili

KAMULAŞTIRMA HUKUKU
Kamulaştırma hukukunda öncelikle taşınmazın idarece
satın alma usulünü denenir. Kamulaştırmayı yapan idare ve vatandaş
anlaşabilirse problem yoktur. Ancak satın alma usulünde tarafların anlaşamaması
dolayısıyla ikinci kısım olan Kamulaştırma Bedelinin Mahkemece Tespiti ve İdare
Adına Tescil, Bedelin Tespiti Esasları gündeme gelecektir.
Kamulaştırma kısaca idarenin kamu yararı amacını
gerekçe göstererek herhangi bir kişinin özel mülkiyetteki taşınmazını rızası
hilafına son vermesidir. Bunu gerçekleştirirken öncelikle satın alma usulünü
deneyecektir. İdare ve taşınmaz maliki eğer ortak payda da birleşemediği vakit
idare ikinci yola başvuracak o da kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve
idare adına tescilidir.
KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN MAHKEMECE
TESPİTİ VE İDARE ADINA TESCİLİ
Kamulaştırma Kanunu madde 10/1 gereği
Kamulaştırmanın satın alma usulü ile yapılamaması halinde idare, 7’nci maddeye
göre topladığı bilgi ve belgelerle 8’inci madde uyarınca yaptırmış olduğu bedel
tespiti ve bu husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek
taşınmaz malın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesine müracaat eder ve taşınmaz
malın kamulaştırma bedelinin tespitiyle, bu bedelin, peşin veya kamulaştırma
3’üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre yapılmış ise taksitle ödenmesi
karşılığında, idare adına tesciline karar verilmesini talep edecektir.
İdarenin
bu girişiminden sonra mahkeme idarenin başvuru tarihinden itibaren en geç 30
gün sonrası için duruşma günü belirleyecektir. Taşınmaz malikine ayrıntılı bir
biçimde açıklanmış meşruhatlı bir davetiye ile ulaştırılacaktır. Veya adresleri
bulunmayanlara tebligat kanunu madde 28 gereği ilan yolu ile duruşmaya davet
edecektir.
Taşınmaz
malikleri açısından bu tebligat son derece önemlidir. Hatta hayati öneme
sahiptir. Çünkü taşınmazın sahibi olarak siz taşınmanızın kamulaştırmasına en
başından beri karşıysanız yani bunun hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsanız size
tebliğ edilmesinden itibaren;
Kamulaştırma
Kanunu m.14/1 otuz gün içinde, kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal
ve maddi hatalara karşı da adli yargıda düzeltim davası açılabilirsiniz.
İdare
mahkemesin de açacağınız Kamulaştırmanın iptali davası 30 günlük hak düşürücü
süreye tabidir bu yüzden hayati öneme sahip kaçırırsanız bu süreyi geçmiş
olsun.
Bununla
birlikte; madde 14 gereği; İdari yargıda açılan davalar öncelikle görülür.
İştirak halinde veya müşterek mülkiyette, paydaşların tek başına dava hakları
vardır.
Buraya kadar yine mahkemece tespite geçmeden önceki
son bir durak olarak görebileceğimiz bir noktaydı. Şimdi gelelim taşınmaz
maliki eğer bu kamulaştırma sürecine itirazı yok fakat kıymet takdir
komisyonunca belirlenen bedele itirazı varsa artık mahkemece bedel tespit
davasına yönelmelidir.
Dava, taşınmazı kamulaştırmak isteyen idarece
açılacağından bütün harç ve masraflar idare tarafından karşılanacaktır.
İdare
bu aşamada mahkemeye topladığı tüm bilgileri sunacaktır. Mahkeme de basit
yargılama usulünü tatbik edecektir ve ön inceleme aşamasından sonra taşınmazın
bilgileri doğrultusunda gerekli yerlere müzekkere yazacaktır. Bu yazılarda şuna
dikkat etmelisiniz. Malikin taşınmazı bir arsa vasfında mıdır, tarla vasfında
mıdır? Tarla vasfındaysa siz de tarla vasfında olduğunu anlatmalısınız. Bu
bilgiler toplanıldıktan sonra mahkeme öninceleme aşamasının bitirildiğine karar
verir ve bir keşif kararı ve bilirkişi incelemesine karar verecektir.
Kamulaştırma
Kanunu madde 15/3 Bilirkişilerin uzmanlık alanları, kamulaştırılacak taşınmazın
niteliği göz önüne alınarak belirlenir.
15/4
Bilirkişi kurulu, taşınmaz malın değerini 11’inci ve 12’nci maddelerde yer alan
hükümlere göre tayin ve takdir ederek gerekçeli raporunu on beş gün içinde
mahkemeye verir.
Mahkemece yapılacak bedel tespit ve tescil
davalarında bilirkişi heyeti öncelikle taşınmazın cins ve nevini belirler. Bu
yüzden biz de konuyu ikiye ayırarak anlatmamız gerekiyor.
· Taşınmaz tarla
vasfındaysa net gelirine göre değer
biçilmesi gerekir. Gelir metodu taşınmazın üzerinden elde edilecek ürün
gelirlerinin yıllara yayılacak şekilde toplamının hesaplanması diyebiliriz.
Eğer tapuda taşınmaz tarla vasfında da olsa fakat değerleme gününde belediye
imar planı içerisinde bulunması, ya da şehirleşmenin hızlı olması sebebiyle
imar planı içerisinde bulunmasa dahi veya şehirleşmenin çok yakınında veya imar
planının çok yakınında olması da durumları değiştirmez. Ya da belediye veya
mücavir alanı içerisinde yer alması, bu yerin belediye hizmetlerinden
yararlanması ve etrafının meskun bulunması Kamulaştırılan taşınmaz tapuda
tarla olarak kayıtlı olsa dahi, belirtilen özellikleri taşıması durumunda
değerlemede arsa olarak kabul edilecektir.
· Taşınmaz arsa
vasfında ise değeri
kamulaştırma gününden önceki, emsal nitelikteki satışlara göre belirlenecektir.
İdare, bilirkişiler ve tapudan sorduğu sorularla o bölgede kamulaştırılması
amaçlanan taşınmaza benzer özelliklere sahip taşınmazların kamulaştırma
gününden önceki özel amacı olmayan emsal nitelikteki satışlara göre satış
bedeli belirlenir.
İdarenin
izleyeceği yol sözgelimi A taşınmazı 2015 yılında 200 bin liraya satılmıştır.
Bu A taşınmazı özellik ve yakınlık açısından kamulaştırılması amaçlanan
taşınmaza emsal olarak alınabilecek özellikte ve yakınlıktadır. Bu demek değildir
ki hemen bu bedeli kamulaştırılacak olan taşınmaza uygulamaktır. İdarenin
yapacağı Yargıtayın birçok kararında ortak payda da birleştiği; emsal gösterilen yer ile dava konusu yerin
üstün ve eksik yönleri karşılaştırılmalı ve bunların oranlanıp değerlemenin
buna göre yapılması gerekir.
Şu
kısma kadar anlattığımız sürecin sonuna gelindiyse yani bilirkişilerce bedel
nihai olarak belirlendiyse mahkeme idareye 15 günlük süre verecektir. Ve bu
süre içerisinde belirlenen bedelin belirlenen bankaya depo edilmesi gerekiyor.
Bu süre bir defa olmak üzere uzatılabilir. Fakat idare bu ikinci 15 günlük
sürede de bedeli bankaya malik adına depo etmezse mahkeme davayı reddedecektir.
Böylelikle kamulaştırma süreci sona erer. Ama idare bankaya depo ettiğine dair
dekont’u ibraz ederse mahkemede ilgili taşınmazın kamulaştırması yönünde kabul
edecektir davada da sona gelecektir.
Burada
bilinmesi gereken diğer bir konu tescil kararları kesindir. Fakat bedel kararı
kesin değildir. Bu demektir ki üst mahkemeye taşınabilecek kararlardandır.
Ancak unutmadan üst mahkemeye taşınabilmesi için istinaf ve temyiz sınırları
içerisindeki bedeller istinaf ve temyize gidebilir.
Ayrıca kamulaştırma bedel ve tescil davalarında elde
edilen bedeller malik tarafından gerekçeli kararın yazılmadan dahi mahkemenin
hazırlayacağı bir müzekkereyle malik tarafından çekilebilir. Yani istinaftan
yargıtaydan geçerek kesinleşmesini beklemenize gerek yoktur. Kesinleşmeden icra
edilebilir.
Kamulaştırma
Kanunu madde 10/(Ek fıkra: 11/4/2013-6459/6 md.) Kamulaştırma bedelinin
tespiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılamaması hâlinde, tespit
edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren kanuni faiz işletilir. %24’ dur. Gerekçeli
kararda mutlaka bulunması gerekir. Yazılmamış ise mutlak istinaf nedenidir.
Kamulaştırma bedelinin tespiti
aşamasında taşınmazın cinsine göre değer tespit edilecektir. Örneğin taşınmaz
arazi mi arsa mı öte yandan taşınmazın üzerinde bir yapıda varsa bu da bedel
tespitinde değerlendirilmesi gerekecektir. Şimdi bunları tek tek açıklayalım.
ARAZİLERDE DEĞER BİÇME YÖNTEMİ VE
BUNUNLA İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
Arazi; üzerinde tarım yapılan
taşınmaz parçasıdır. Böylelikle arazilerde, taşınmaz mal veya kaynağın
kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması
halinde getireceği net gelirini göre bedel tespiti yapılması gerekmektedir.
Bilirkişice yapılacak değer tespitinde arazide ne ekilip biçiliyor ne
üretiliyor ise bu ürün gelirlerine göre hesaplama yapılmalıdır. Ayrıca bedel
tespiti değerlendirme tarihinde taşınmaz kuru tarım arazisi mi sulu tarım
arazisi mi bu ayrıma da dikkat etmesi gerekecektir. Son olarak da değer
tespitinde kamulaştırma işlemini yapan idare tarafından belgeler mahkemeye ne
zaman verildiyse o gün esas tutulur. Bu demektir ki arazinin değeri belgelerin
mahkemeye verildiği tarihteki değerine göre yapılmaktadır.
Arazi İle İlgili Yargıtay Kararları
Tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza dava tarihi
esas alınarak ve sulama durumu dikkate alınmak suretiyle değer biçilmesi ve
alınan raporun da resmi verilere uygun olmadığının denetlenmesi gerekir. (Y5HD. 2019/1055 E. – 2020/9430 K.)
Kamulaştırılan taşınmaza değerlendirme (dava)
tarihine ait resmi veriler yerine, daha önceki yıl verileri esas alınarak değer
biçilmesi mümkün değildir. Y5HD.
2017/18826 E. – 2019/80 K.)
Tarım arazisi niteliğindeki taşınmaza değer biçerken
münavebe ürünlerinin dava tarihindeki resmi verileri esas alınmalıdır. (Y5HD. 2018/12689 E. – 2018/24487 K.)
Yargıtay uygulamalarına göre arazi niteliğindeki bir
taşınmazın değeri belirlenirken daha önceki yıllara ilişkin olarak (5 yıl )
normal koşullarda Tarım İlçe Müdürlüğünce tespit edilen verim miktarlarının
ortalamasının dikkate alınması gerekir. (Y5HD.
2017/2416 E. – 2018/11611 K.)
Tarım arazi niteliğindeki taşınmaza var ise
öncelikle bulunduğu İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü verileri esas
alınarak değer biçilmelidir. (Y5HD.
2017/3585 E. – 2018/9985 K.)
Arazi niteliğindeki taşınmazlara gelir metoduna göre
değer biçilmesi gerekir. (Y5HD
2016/22136 E. – 2017/22471 K.)
Arazi niteliğindeki taşınmazın kuru mu sulu mu
olduğu, sulu ise nereden ve ne şekilde sulandığı, sulama kaynağının yeterli
olup olmadığını hususları belirlenerek değer biçilmelidir. (Y5HD. 2017/22374 E. – 2019/3741 K.)
Taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve
yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının
%5 uygulanması gerekir. (Y5HD.
2017/23010 E. – 2019/5328 K.)
Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve
yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının
%4 uygulanması gerekir. (Y5HD.
2018/12689 E. – 2018/24487 K.)
Arsa İle İlgili Yargıtay Kararları
Arsa niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken, yakın
bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları
bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna
gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak
taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup
olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca
dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen
merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile
emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların
satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas
alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak
suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi gerekir. (Y5HD. 2020/3664 E. – 2020/9960 K.)
Taşınmaza emsal incelemesi yapılmadan piyasa
rayicinden söz edilerek değer biçilmez.(Y5HD.
2017/16180 E. – 2019/63 K.)
Aynı taşınmaza biçilip kesinleşmiş birim bedel, dava
konusu taşınmaz için güçlü delil niteliğindedir. (Y5HD. 2017/6588 E. – 2018/11693 K.)
Taşınmaza yakın bölgeden yakın zamanda satışı
yapılan nitelikli taşınmazlar emsal olarak incelenmelidir. (Y5HD. 2017/6588 E. – 2018/11693 K.)
Emsal incelemesinde, incelenen taşınmazların satış
tarihleri itibariyle kadastro ya da imar parseli olup olmadıkları resmi
kurumlardan sorularak sonuca göre inceleme yapılmalıdır. (Y5HD. 2017/18399 E. – 2019/126 K.)
Taşınmaz ve emsal olarak incelenen taşınmaz imar
parselidir. Bu durumda taşınmazın belirlenen m² bedelinden Düzenleme Ortaklık
Payı (DOP) indirilmemelidir. (Y5HD.
2018/2040 E. – 2018/11133 K.)
Dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde, şirkete
yapılan özel amaçlı satışın emsal alınması mümkün değildir. (Y5HD. 2017/20582 E. – 2019/5831 K.)
Dava konusu taşınmaza yakın konumda bulunan
taşınmaza biçilen değer eldeki dosya için kesin hüküm olmamakla birlikte güçlü
delil niteliğindedir. (Y5HD. 2016/14511
E. – 2018/3810 K.)
Aynı taşınmazın diğer paydaş tarafından açılan
davada verilen karar kesinleşmiş ise hüküm olmamakla beraber güçlü delil
niteliğindedir. (Y5HD. 2017/18399 E. –
2019/126 K.)
Dava konusu taşınmaz değerlendirme tarihinde
kadastral parsel, emsal ise satış tarihi itibariyle imar parseli ise dava
konusu taşınmazın ve içinde bulunduğu bölgenin ileride imar uygulamasına tabi
tutulması halinde kesilmesi gereken veya taşınmazın çevresinde düzenleme görmüş
parsellerden kesilen düzenleme ortalık payı (DOP) oranları Belediye İmar
Müdürlüğünden araştırılarak bu oranda kesinti yapılması gerekir. (Y5HD. 2017/8112 E. – 2018/18934 K.)
Dava konusu taşınmaz ile emsal olarak mukayese esas
alınan taşınmaz aynı nitelikte (Kadastro Parseli) olup dava konusu taşınmazın
değeri hesaplanırken %40 oranında Düzenleme Ortaklık Payı (DOP) düşülmesi doğru
değildir. (Y5HD. 2017/13236 E. –
2018/12971 K.)
Taşınmazdan yasal orandan fazla DOP kesilmesi
kamulaştırmasız el atma niteliğindedir. (Y5HD.
2017/30730 E. – 2018/5075 K.)
Taşınmazın bulunduğu bölgenin ileride imar
uygulamasına tabi tutulması halinde kesilmesi gereken DOP oranı araştırılmadan
tespit edilen m2 bedelden %40 Düzenleme Ortaklık Payı düşülmesi doğru değildir.
(Y5HD. 2017/22742 E. – 2018/9961 K.)
Dava konusu taşınmaz kadastro parseli olup, emsal
alınan taşınmaz İmar Kanunun 15 ve 16. Maddelerine göre yola terk ve ifraz
sonucu oluşmuş imar parseli olduğu halde, dava konusu taşınmazın değeri
hesaplanırken düzenleme ortaklık payı düşülmeden hesaplama yapan bilirkişi
raporu inandırıcı değildir. (Y5HD.
2017/9598 E. – 2018/15122 K.)
Arsalara değer biçilirken emsal taşınmazın üzerinde
bina varsa, bina bedeli taşınmazın satış değerinden düşüldükten sonra emsalin
bulunacak çıplak arsa m² değeri üzerinden karşılaştırma yapılması gerekir. (Y5HD. 2017/8639 E. – 2018/20956 K.)
Bilirkişi kurulunca emsal olarak incelenen taşınmaz
emlak vergi değeri ile dava konusu taşınmazların emlak vergi değerinin
karşılaştırılmasında, emsalin dava konusu taşınmazlardan daha değerli olduğu
anlaşıldığı halde ters orantı kurularak dava konusu taşınmazların emsal
taşınmazdan daha değerli kabulü mümkün değildir. (Y5HD. 2017/21051 E. – 2018/19135 K.)
Arsa niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken
emsal alınan taşınmaz ile dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas değerleri
arasında fahiş oransızlık (20- 25 kat) var ise bu iki taşınmaz birbirine emsal
alınmamalıdır. (Y5HD. 2017/2344 E. –
2018/9679 K.)
1/1000 ölçekli uygulama imar planında kısmen yol,
kısmen sanayi alanı olarak ayrılan dava konusu taşınmazın kısmi olarak
kamulaştırılması nedeniyle arta kalan bölümünde imar planında tahsis edildiği
kullanım amacına göre değer kaybı oluşup oluşmayacağı ilgili Belediye
Başkanlığı İmar Müdürlüğünden sorularak alınacak cevap doğrultusunda bilirkişi
kurulu raporu denetlenerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. (Y5HD. 2017/25208 E. – 2019/1537 K.)
Bu itibarla dava konusu taşınmaza okul yapılmak
suretiyle fiilen imar uygulanmasına başlanıldığından, proje bütünlüğü göz önüne
alınarak taşınmazın imar bütünlüğü gereği bu alanın tamamının bedeline de
sorumlu idare olan davalı Milli Eğitim Bakanlığından tahsiline karar
verilmelidir. (Y5HD. 2017/13325 E. –
2018/20962 K.)
İmar planında yolda kalan taşınmazın bir kısmına
stabilize yol geçirilmek suretiyle el atılmış ise taşınmazın imar planındaki
tahsis amacı proje bütünlüğü gözetilerek tamamının bedeli ödenmelidir. (Y5HD. 2017/10634 E. – 2018/21027 K.)
İmar planında park alanı olarak ayrılan ve idarece
yol yapılmak suretiyle fiilen el atılan taşınmazda fiilen imar uygulamasına
başlandığı ve proje bütünlüğü dikkate alınıp el atılan kısımdan arta kalan
bölümünde bedeline hükmedilmesi gerekir. (Y5HD.
2017/31295 E. – 2018/4902 K.)
Bilirkişi kurulunca emsal olarak incelenen taşınmaz
emlak vergi değeri ile dava konusu taşınmazların emlak vergi değerinin
karşılaştırılmasında, emsalin dava konusu taşınmazlardan daha değerli olduğu
anlaşıldığı halde ters orantı kurularak dava konusu taşınmazların emsal
taşınmazdan daha değerli kabulü mümkün değildir. (Y5HD. 2017/21051 E. – 2018/19135 K.)
Dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazın Arsa
Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine
esas olan m² değerlerinin karşılaştırılmasında; dava konusu taşınmaz ile
emsalin aynı değerde olduğu anlaşılmasına rağmen bilirkişi kurulunca dava
konusu taşınmazın emsal taşınmazdan daha değersiz olduğu kabul edilerek vergi
değerlerine ters düşecek şekilde değer biçen rapora göre hüküm kurulması doğru
değildir.(Y5HD. 2017/1870 E. –
2018/14919 K.)
Taşınmaz ile emsal olarak mukayeseye esas alınan
taşınmazın Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen
belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerleri karşılaştırıldığında, emsalin
rayiç değeri 25,96 – TL dava konusu taşınmazın rayiç değeri 103,85 – TL olduğu
dikkate alındığında taşınmazın emsal taşınmazdan 4 kat değerli olduğu halde
eşdeğer kabul edilmesi mümkün değildir.(Y5HD.
2017/21903 E. – 2018/11260 K.)
Aynı bölgede bulunan taşınmazlar ile ilgili olarak
açılan davada bilirkişi kurulu tarafından dava konusu taşınmaza, kesinleşen
dosyalarda belirlenen m2 birim fiyatlarından düşük değer biçilmesi halinde
ayrılma nedeni yönünden ek rapor alınmalıdır. (Y5HD. 2009/3460 E. – 2009/6925 K.)
Kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare
adına tescili için açılan davada hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda
emsal olarak incelenen dava konusu taşınmaza bitişik parsellerin aynı gün çok
farklı fiyatlarla satılmış olması özel amaçlı satış olduğunu gösterir ve emsal
olarak kabul edilmesi uygun değildir. (Y5HD.
2009/1994 E. – 2009/6018 K.)
Arsa Üzerindeki Yapı İle İlgili
Yargıtay Kararları
Taşınmaz üzerinde bulunan yapıya değerlendirme
tarihi (yılı) Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yayınlanan yapı yaklaşık
maliyetleri birim fiyatları esas alınmak suretiyle değer biçilmesi gerekir. (Y5HD. 2017/33802 E. – 2019/5327 K.)
Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapının
özellikleri ve üzerindeki imalatlar dikkate alınarak Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı Yapı Yaklaşık Maliyetlerine ilişkin tabloya göre sınıfı
belirlenmelidir. (Y5HD. 2018/7641 E. –
2019/3709 K.)
Kat mülkiyetli yapıya bağımsız bölümünün değeri
biçilirken arsa değeri ve tüm yapının ortak yerler dahil değeri belirlenip arsa
payı karşılığı hesaplanmak suretiyle hesaplama yapılmalıdır. (Y5HD. 2017/18486 E. – 2019/115 K.)
Tapu tahsis belgesi bulunmayan ve Belediye
Başkanlığınca 3194 sayılı İmar Kanunun 32 ve 39. Maddeleri uyarınca yıkım
kararı alınmayan yapının asgari levazım bedeline hükmedilmesi gerekir. (Y5HD. 2016/17987 E. – 2018/9248 K.)
2981 Sayılı yasa uyarınca tahsis belgesi bulunan
yapının yapı maliyet (gerçek) bedeline hükmedilmelidir. (Y5HD. 2017/23312 E. – 2018/7121 K.)
Kamulaştırma Kanunun 10. Maddesine dayanan
kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılmasına karar verilen taşınmazın
davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, Kamulaştırma Kanunun 25.
Maddesi uyarınca yapılar tescille birlikte idareye geçeceğinden, yapı
bedellerinden enkaz bedeli indirilmemesi gerekir. (Y5HD. 2009/14244 E. – 2009/18606 K.)